Kişilik ve üretkenlik yakından bağlantılıdır. Kişilik tipini bilmek, insanların yaşamın herhangi bir alanında daha iyi performans göstermelerine yardımcı olabilir.
Kişilik kelimesi, maske anlamına gelen Yunanca “persona” kelimesinden gelir. Kişilik, esasen taktığımız bir maskedir.
Bir insan olarak, her birimizin bugün sıklıkla şapka olarak adlandırılan ve taktığımız farklı maskeleri vardır. Bir zihin, beden ve ruh olmamıza rağmen, hayatımızın farklı bölümleri kendimizin farklı bölümlerini gerektirir ve talep eder.
Umut, iyimserlik ve azim, birçok çalışma durumunda yüksek performanslı ve üretken bir kişinin kritik özellikleridir. Kişi çalışmaya devam ettiği sürece belirli sınırlar içinde az çok başarılı olacaktır. Ancak bu, romantizm söz konusu olduğunda doğru değildir. Popüler aşk hikayelerimizin bize anlatabileceklerine rağmen, bizi sevmesi için bir insanı yıpratamayız. Umutlu ve iyimser kalırken sebat etmek, büyük olasılıkla bir aşk hikayesinden çok bir yasaklama emriyle sonuçlanacaktır. Umutlu azim işe yarasa da, olumsuz olmasa da hiçbir sonuç sağlamayabilir.
İşten romantizme kadar iyi performans sergilemek, gerçeği (bağlam ve kısıtlamalar) anlamayı gerektirir. Bununla birlikte, performansa yönelik doğal tercihimizin (kişiliğimizin) farkında olmayı da gerektirir.
Kişilik
Abraham Maslow, dünyaca ünlü Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisini yarattı. “Sahip olduğun tek alet çekiçse, o zaman her şey çivi gibi görünmeye başlar” dedi.
Tercih ettiğimiz performans tarzının kişiliğimiz olduğunu söyleyebiliriz. Çocukluktan başlayarak ve genç yetişkinlik yıllarımıza kadar, bilinçaltında sorunları çözmek için tercih edilen bir yaklaşım geliştiririz. Çoğunlukla işe yarayan bir yol öğrendik, ancak daha sonra bu yaklaşımın her şey için işe yaradığını varsaydık (örneğin, iyimser azim).
Bazı durumlarda, tekrar tekrar düşmek ve ayağa kalkmak saygıdeğerdir ve muhtemelen güçlü bir irade ve kararlılığa yol açacaktır. Bizim kültürümüz pes etmeyen insanları yüceltir. Bununla birlikte, spor ve atletizmde düşmek ve ayağa kalkmak korkunç bir fikir olabilir. Düşme küçük değilse, bir yaralanmadan hemen ayağa kalkmak gelecekte daha fazla yaralanmaya ve kalıcı hasara neden olabilir.
Performans ve Verimlilik
Hayatın hangi yönü olursa olsun, her birimiz yüksek ve üretken olmanın ne anlama geldiğine dair doğuştan gelen bir anlayışa sahibiz. En basit örnek, bir şirketi sıfırdan sektöründeki en büyük, en karlı şirkete dönüştüren işletme sahibidir.
Ancak bu performans ve üretkenlik tanımının başka yaşam alanlarına verilemeyeceğinin bilincindeyiz. Yüksek performanslı ve üretken bir eş olmak, birden fazla eşiniz veya teklif sunan sürekli bir insan akışınız olduğu anlamına gelmez.
Bu tanım bir noktada mevcut olsa da, çoğu bebeği üretmek anlamına gelmez. Aşk ve evlilik söz konusu olduğunda performans ve üretkenlik çok farklı önlemler gerektirir.
Ya da örneğin izin gününüzü veya tatilinizi alın; verimli bir gün dinlenme, eğlence, keyif ve huzur demektir. İş yerinde bir anlaşma yapmayı veya bir şeyler başarmayı başardığınız bir izin veya tatil günü, sizi düşük performanslı veya verimsiz bir insan yapar.
Performans ve Verimlilikte Kişiliğin Gücü
Hayat söz konusu olduğunda, hayatın her alanında yüksek performanslı ve üretken bir insan olmak için çekicimizden daha fazlasına ihtiyacımız var. O çekiç ne kadar güzel olursa olsun.
Altından yada mithrilden yapılmış olursa olsun, her şeyi vidalayıp çıkaramayacaksınız. Beğenseniz de beğenmeseniz de, birden çok araç ve bir bakıma çok kişilik gerektiren çok bağlamlı bir dünyada yaşıyorsunuz.
Birden fazla kişiliğe ihtiyacınız yok. Çoklu kişiliğe sahip olsaydınız daha iyi olurdu. Esnek ve kendinizi içinde bulduğunuz farklı bağlamlara ve rollere uyum sağlayabilen bir kişilik.
Kişilik tipinizi veya geliştirmek için hangi aracı geliştirdiğinizi ve düzenli olarak kullandığınızı bilmek, farklı bağlamları ve gerekli araçları değerlendirmenize olanak tanır. Elinizde bir çekiç olduğunu bilerek, vidaların çivi olmadığını anlamaya başlayabilirsiniz.
Elbette, vidaları bir şeylere çarparak hayatta kalmayı başardınız, ancak bir tornavidanız olsaydı ne kadar iyi olacağını hayal edin?