Halk arasında bilinen fil hastalığı yani lef ödem, lenf sisteminin bozulması ile kollar ve bacaklarda ortaya çıkan şişkinliklerdir.
Fil Hastalığı
Doğuştan anlaşılan bir tür olsa da özellikle meme kanseri gibi cerrahi işlemlerin ardından lenf nodlarının alınması nedeni ile ortaya çıkmaktadır. Göğüslerin alınması sonucu kolda ya da bacaklarda kadar giden ödemler meydana gelmektedir. Ardı ardına gelen prostat kanseri, bağırsak tümörlerde ve bağırsak bozulmalarında herhangi cerrahi işlemden sonra lenf ödem ortaya çıkabilmektedir. Bazen enfeksiyonlar ve travmalarda hastalığın gelişmesine sebep olabilmektedir. Geçmiş zamanlarda ilaç ya da ameliyat ile tedavisi mümkün olan lenf ödem günümüzde fizik tedavi sayesinde de tedavi edilebilmektedir. Uzmanlar lenf nodları alınan hastaların %40 ‘inde lenf ödem görülmektedir.
Sonuç olarak hastanın öyküsü önem taşımaktadır. Travma hikayesi ya da enfeksiyon geçmişi var ise lenf ödem akla geliyor. Eğer kol ve bacaklarda kabarıklar mevcut ise nedeninin söylenmesinde zorluk yaşanmaz. Fakat bu gibi durumlar yok ise USG ile neden konulur. Başlangıçta kollarda ağrı, kolun kullanılamaması vb teşhisler ile kendisini göstermektedir.
Uzmanlar belirlenen sorunun kesinlik kazanmamış olduğu durumlarda farkı türde görüntüleme yöntemlerine başvurulduğunu ifade ederek ‘Çoğu zaman göğüs kanseri tedavisi geçiren hastaların kesinlikle ameliyat sonrası fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanından yardım almaları gerekir. Çünkü hasta, ödemi kendi kendine fark etmeye başladığında o bölgede ileri derecede bir lenf ödem meydana gelmiş oluyor.’şeklinde konuşuyor.
Lenf ödem rahatsızlığı olan kişiler tırnaklarını zamanında ve dikkatli şekilde kesmeli, tırnak batmasına sebep olacak unsurlar ortadan kaldırılmalıdır. Besinler olduğunca tuzsuz ve yağsız olarak tüketilmelidir. Şişme olduğunda sıvı tüketimi arttırılmalıdır. Kişi aşırı ısıdan uzak durmalıdır. Bacak ve kollar dikkatli şekilde gözlenmelidir. Bol sıvı tüketilmelidir.
Not: Bu sitede yer alan yazıların tümü, bilgi edinmek isteyen ziyaretçiler için hazırlanmıştır. Bu bilgiler, hiç bir zaman hastalık ve diğer sorunlara yönelik teşhis ve tedavi amaçlı olarak kullanılmamalıdır. Yazılar, sadece yazarların bilgilerini, deneyimlerini ve fikirlerini aktarmaktadır.