Kapat

Gebe Kalma Dönemi, Hamile, Hamilelik

Gebe Kalma Dönemi, Hamile, Hamilelik

Ortalama olarak ay halleri her 28 günde bir gelir. Yine ortalama olarak ovülasyon (yumurta dönemi) bu sürenin 14. günüde olur. Yumurta sadece 24 saat içinde gebe kalmaya elverişlidir. Yani yalnız o süre zarfında erkekten gelen sperm mevcut ise kadın hamile kalır. Yumurtada 46 kromozom vardır (23 çift, her çiftin teki anneden, teki babadan gelir) . Son çift seks-cinsiyet kromozomlarıdır. Kromozomlar hücre içinde genleri taşıyan yapılardır. Genler fizik karakterlerimizi tayin eder, bedenimizdeki çalışmaları düzenler, bize kalıtsal yani anne ve babadan gelen özellikleri verir. Her hücremizde 50.000 ile 100.000 arası gen vardır.

Yumurta bu 46 kromozomdan 23 tanesini kaybeder. Sperm de aynısını yapar. Hamile kalındığında anneden gelen bu 23 kromozom ile babadan gelen 23 kromozom birleşir ve bu suretle hepimizde hem annemizde ve hemde babamızdan genler, özellikler taşırız. Kadın yumurtasında cinsiyet kromozomu X kromozomu, spermde ise bir tane ya X yada Y kromozomu vardır. Yumurtaya giren spermde cinsiyet kromozomu X ise bebek kız, yok eğer Y kromozomu ise bebek erkek çocuk olacaktır.

Gebe kalmış yumurta Fallopian tüp içinde yol almaya başlar üç gün içinde iki, dört ve sekiz hücreye bölünür ve rahim içine girer. Orada endometrium dediğimiz rahim duvarı zarına yuvalanır. Erken evrede gerekli besiyi bu endometriumdan alır. Gebeliğin çok erken evresinde bile Human Chorionic Gonadotropin ismi verilen hormon yapımı başlar.

Bu hormon hem gebeliği bize haber veren testi sağlar ve hem de gebelikte gerekli olan hormonların artımını temin eder.

Gebelik süresi ortalama 280 gündür. 9 ay 10 gün. Bu süre birinci ikinci ve üçüncü ay olarak üç aylık evreye ayrılmıştır.

İlk üç ay bebeğin büyümesi bakımından çok kritik, çok önemli bir evredir. Zira bu evrede bütün iç organlar, kol ve bacaklar teşekkül etmiş olacaktır. Bu nedenle bebek dıştan gelen zararlı etkenlere (mikroplara, ilaçlara, alkole ve diğer kimyasal ajanlara) çok hassastır ve bu etkenler bebekte organ anomalileri, zeka geriliği vb. gibi sakatlıklara sebep olabilir. Eğer mümkün ise gebe kalmadan evvel, değil ise gebe kalıp ilaç alınıyorsa bunların gebelikte alınmasında bir sakınca olup olmadığı doktora sorulmalı ve sigara bırakılmalı ve hiç alkollü içki kullanılmamalıdır. Yıllarca önce bir bardak bira veya şarap bebeğe dokunmaz denirdi. Bugün hiçbir miktar alkole müsaade edilmemektedir. . Gebe kalındığı anlaşılınca doktora mümkün olduğu kadar erken gidilmelidir. Muayeneden sonra doktor kan sayımı, idrar testi, kızamıklık testi, kanda şeker testi, rahim ağzından kanser testi, vajina (hazne) iltihabı varsa oradan kültür testi, kanda hepatit B (karaciğer iltihabı geçirilip geçirilmediğini bilmek için) testi, ve kanda Rh faktörü tayinini yapar. Rh faktörü bir proteindir. İnsanların ortalama %85‘inde kanda bu protein kırmızı hücrelerin üzerine olarak bulunur. Kanında Rh olana Rh pozitif, olmayan Rh Negatif diyoruz. Eğer anne Rh negatif, baba Rh pozitif ise bebek Rh pozitif olabilir bu durumda Rh proteini plasenta yolu ile anne kanına geçer anne bu proteine yabancı olduğu için ona karşı çıkacak ve antikor (antibody) dediğimiz maddeler oluşacaktır. Bunların anneye bir zararı olmaz fakat geriye yine plasenta yolu ile bebeğe geçerse bu antikorlar üzerlerinde Rh proteini olan kırmızı hücrelere hücum eder ve onları tahrip ederek bebekte kansızlığa neden olur. İlk gebelikte bu antikorlar az olduğundan tehlike zayıftır. Her geçen gebelikte tehlike artar.

Gebeliğin ilk gün ve haftalarında gerekli hormon, yumurtanın geldiği over (yumurtalık) tarafından salgılanır (Progesteron) . Üç ay sonunda plasenta teşekkül etmiştir ve bu organ hormon yapımını üstlenir. Plasenta rahim duvarına bağlanır ve anneden kanı alır yani bebeğe lüzumlu oksijeni kordon içinde ona nakleder, artık maddelerini de bebekten alır ve anneye verir. Bebek zarlarla çevrili bir sıvı içindedir (amniyotik zar ve sıvı) bebeği çarpmalara, kazalara karşı korumada da yardım eder.

Bebeğin kalbi gebeliğin 25‘inci günü çarpmaya başlar. Üç ay sonunda bebek 8-9 santim olup, organları teşekkül etmiş olduğundan ultrason muayenesinde bebeğin cinsiyetini tayin mümkün olabilir.

Bu birinci evrede annede mide bulantısı olur, yemeklere, kokuya tahammülsüzlük, mide ekşimesi, karıda şişlik başlar, memeler büyür ve ağrılı ve hassas olur. Hamile kadın sık sık idrara çokar. Düşüklerin büyük kısmı bu ilk üç ayda olur.

İkinci üç aylık evre daha rahat evredir. Bulantı azalır, düşük enderdir. Dördüncü ayda bebeğin hareketlerini anne hissetmeye başlar. Bu hemen doktora bildirilmelidir, ilerde gebelik süresinin tayinine yardım eder ve bu günü geçmiş gebelik tanısı yönünden önem taşır.

İkinci üç ay sonunda (6 aylık) bebeğin boyu 24 santim, ağırlığı 500-700 gramdır.

Son üç ayda bebeğin daha da büyümesi ile (9 ay sonunda bebek ortalama 3.5 kilodur ve boyu 40-50 santimi bulmuştur) anne bel ağrıları ve oynak gevşemeleri nedeni ile daha da rahatsızdır ve doğumun yaklaşmış olması nedeni ile heyecanlı ve tedirgindir. İşte bu evrede, gebeliğin başından beri doktor tarafından hamileye gösterilmesi gerekli olan anlayış ve sempati ve moral takviyesi daha da büyük önem taşır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir